Author: | Cuma Ali Yürekli | ISBN: | 9781311986535 |
Publisher: | Cuma Ali Yürekli | Publication: | February 17, 2015 |
Imprint: | Smashwords Edition | Language: | Turkish |
Author: | Cuma Ali Yürekli |
ISBN: | 9781311986535 |
Publisher: | Cuma Ali Yürekli |
Publication: | February 17, 2015 |
Imprint: | Smashwords Edition |
Language: | Turkish |
Bu kitabı hazırlamaya 2010 yılında başladım ve 2014 yılında tamamladım. Kuşkusuz bu çalışmada pek eksik ve hata bulunacaktır. Bunu peşinen kabul ediyorum. İnsan, hata ve yanlış yaparak öğrenen bir varlıktır. Yanılmak insana özgüdür. Aslolan hatada ısrar etmemektir. Doğruyu ve gerçeği gördüğünde kabul edebilmektir.
Bu çalışmanın; Evrenin Yaratıcısı ve insanların Rabbi Allah'ın Evrensel Çağrısı'nın, insanlara açık ve berrak bir anlatımla ulaşmasına küçük de olsa katkı sağlayacağını umut ediyorum.
Alim, Hakim ve Yaratıcı Allah evreni yoktan var etti. Dünyayı, üzerinde yaşam için elverişli kıldı. Sonra da insanı yerden bitki bitirir gibi yarattı. (Nuh/17) Evrendeki canlı ve cansız tüm varlıkları insanın emrine amade kıldı, insana tüm varlıklardan, evrendeki enerjilerden yararlanma olanağını lütfetti. Keza evrene ve evrendeki tüm varlıklara hiç duraksamaksızın ve hiç aksamaksızın tıkır tıkır işleyen muhteşem, mükemmel, şahane ve fevkalade bir düzen yerleştirdi. Bu, hiç değişmeyen bir denge halidir. Bu düzende uyum vardır, ahenk ve insicam vardır. Evrendeki her varlık bir misyon üstlenmiştir. Her varlık kendi işini yapar. Kendisine verilen görevleri eksiksiz ve aksatmaksızın yerine getirir. Bütün bunların hepsi evren yasalarını oluşturur. Allah bu düzen ve dengenin adına ‘Sünnetullah’ yani ‘Allah’ın sünneti’ demektedir. Allah’ın sünnetinde değişiklik olmaz. Tenakuz da olmaz. Fazlalık da, eksiklik de olmaz.
Toplumsal, ahlaki, ekonomik, siyasal şartlar oluştuğunda ve takdir ettiği zamanlarda, arınmaları, mutluluğa erişmeleri ve kurtuluşa kavuşmaları için muhtaç oldukları evren yasalarının tüm bilgilerini içeren kitapları insanlar arasından seçtiği elçileri vasıtasıyla insanlara gönderdi. Yüce Tanrı’nın tüm insanlar için gönderdiği son kelamı, önceki milletlere gönderilen Tevrat, Zebur, İncil ve diğer kitapları onaylayan ve doğrulayan; bilimsel, ekonomik, sosyal, siyasal ve fikirsel konular dahil yaşamın tüm alanlarında insanların ihtiyaç duyacakları her türlü bilgileri ve gerçekleri içeren en ekmel kitap olarak Kuran; en güzel öğüt, en iyi, en güzel ve en doğru hadis, umut veren ve yol gösteren, karanlıklardan aydınlığa çıkartan ışık, insanlara yol gösteren rehber ve kılavuz, doğruyu yanlıştan ayıran ölçü, adaleti, çalışmayı, barışı ve iyilik yapmayı öğütleyen; yalan söylemeyi, Allah ile aldatmayı, şirki, iki yüzlülüğü, zulmün her türünü, anarşi ve terörü yasaklayan, ölülere değil dirilere hitap eden en güzel Allah kelamıdır. Hz. Ali 'Kuran, sade, basit ve anlaması kolay bir kitaptır. Ne var ki insanlar dini anlaşılmaz hale getirdiler ve zorlaştırdılar' der. Allah da pek çok ayette Kuran’ın apaçık, iyice anlaşılması için çok kolaylaştırılmış bir kitap olduğunu bildirir. Kendi ifadesiyle Tanrı'nın son olarak gönderdiği kitap olan Kuran; eksiksiz ve fazlasızdır, her bakımdan yeterlidir. Yani Allah neleri yasaklamış, neleri helal kılmış, neleri emretmiş, neleri öğütlemiş ise bunların hepsi Kuran’da mevcuttur ve bu konular herkesin anlayabileceği şekilde örnekler verilerek ayrıntılı olarak anlatılmıştır.
Özetle İlahi dinlerin sonuncusu İslam'ın Kitabı Kuran'ı özgün şekliyle anlamak isteyen ve dileyen herkes bunu başarabilir. Bu husus, yani Kuran'ı okuma, anlama, kavrama ve öğrenme san’atı kimsenin tekelinde değildir. Tüm dinlerde ruhban sınıfını ve din adamı sınıfını yasaklayan Kuran; ırkı, dili, rengi ve inancı ne olursa olsun herkese hitap ederken milliyet farkı gözetmez, rütbe ve unvan ayrımı yapmaz. İnsanların aklını kullanmalarını, Kuran’ı iyice okumalarını, üzerinde uzun düşünmelerini tavsiye eder. Aklını kullanmayanların üzerlerine pislik yağdırılacağını ihtar ve ihbar eder, hatırlatır. Bazılarının iddia ettikleri gibi Kuran MUĞLAK (anlaşılması, öğrenilmesi, kavranması zor) değil, MÜBİNDİR, MÜBEYYİNDİR (açık seçik, ayan beyan, öğrenilmesi, anlaşılması kolay).
Bu kitabı hazırlamaya 2010 yılında başladım ve 2014 yılında tamamladım. Kuşkusuz bu çalışmada pek eksik ve hata bulunacaktır. Bunu peşinen kabul ediyorum. İnsan, hata ve yanlış yaparak öğrenen bir varlıktır. Yanılmak insana özgüdür. Aslolan hatada ısrar etmemektir. Doğruyu ve gerçeği gördüğünde kabul edebilmektir.
Bu çalışmanın; Evrenin Yaratıcısı ve insanların Rabbi Allah'ın Evrensel Çağrısı'nın, insanlara açık ve berrak bir anlatımla ulaşmasına küçük de olsa katkı sağlayacağını umut ediyorum.
Alim, Hakim ve Yaratıcı Allah evreni yoktan var etti. Dünyayı, üzerinde yaşam için elverişli kıldı. Sonra da insanı yerden bitki bitirir gibi yarattı. (Nuh/17) Evrendeki canlı ve cansız tüm varlıkları insanın emrine amade kıldı, insana tüm varlıklardan, evrendeki enerjilerden yararlanma olanağını lütfetti. Keza evrene ve evrendeki tüm varlıklara hiç duraksamaksızın ve hiç aksamaksızın tıkır tıkır işleyen muhteşem, mükemmel, şahane ve fevkalade bir düzen yerleştirdi. Bu, hiç değişmeyen bir denge halidir. Bu düzende uyum vardır, ahenk ve insicam vardır. Evrendeki her varlık bir misyon üstlenmiştir. Her varlık kendi işini yapar. Kendisine verilen görevleri eksiksiz ve aksatmaksızın yerine getirir. Bütün bunların hepsi evren yasalarını oluşturur. Allah bu düzen ve dengenin adına ‘Sünnetullah’ yani ‘Allah’ın sünneti’ demektedir. Allah’ın sünnetinde değişiklik olmaz. Tenakuz da olmaz. Fazlalık da, eksiklik de olmaz.
Toplumsal, ahlaki, ekonomik, siyasal şartlar oluştuğunda ve takdir ettiği zamanlarda, arınmaları, mutluluğa erişmeleri ve kurtuluşa kavuşmaları için muhtaç oldukları evren yasalarının tüm bilgilerini içeren kitapları insanlar arasından seçtiği elçileri vasıtasıyla insanlara gönderdi. Yüce Tanrı’nın tüm insanlar için gönderdiği son kelamı, önceki milletlere gönderilen Tevrat, Zebur, İncil ve diğer kitapları onaylayan ve doğrulayan; bilimsel, ekonomik, sosyal, siyasal ve fikirsel konular dahil yaşamın tüm alanlarında insanların ihtiyaç duyacakları her türlü bilgileri ve gerçekleri içeren en ekmel kitap olarak Kuran; en güzel öğüt, en iyi, en güzel ve en doğru hadis, umut veren ve yol gösteren, karanlıklardan aydınlığa çıkartan ışık, insanlara yol gösteren rehber ve kılavuz, doğruyu yanlıştan ayıran ölçü, adaleti, çalışmayı, barışı ve iyilik yapmayı öğütleyen; yalan söylemeyi, Allah ile aldatmayı, şirki, iki yüzlülüğü, zulmün her türünü, anarşi ve terörü yasaklayan, ölülere değil dirilere hitap eden en güzel Allah kelamıdır. Hz. Ali 'Kuran, sade, basit ve anlaması kolay bir kitaptır. Ne var ki insanlar dini anlaşılmaz hale getirdiler ve zorlaştırdılar' der. Allah da pek çok ayette Kuran’ın apaçık, iyice anlaşılması için çok kolaylaştırılmış bir kitap olduğunu bildirir. Kendi ifadesiyle Tanrı'nın son olarak gönderdiği kitap olan Kuran; eksiksiz ve fazlasızdır, her bakımdan yeterlidir. Yani Allah neleri yasaklamış, neleri helal kılmış, neleri emretmiş, neleri öğütlemiş ise bunların hepsi Kuran’da mevcuttur ve bu konular herkesin anlayabileceği şekilde örnekler verilerek ayrıntılı olarak anlatılmıştır.
Özetle İlahi dinlerin sonuncusu İslam'ın Kitabı Kuran'ı özgün şekliyle anlamak isteyen ve dileyen herkes bunu başarabilir. Bu husus, yani Kuran'ı okuma, anlama, kavrama ve öğrenme san’atı kimsenin tekelinde değildir. Tüm dinlerde ruhban sınıfını ve din adamı sınıfını yasaklayan Kuran; ırkı, dili, rengi ve inancı ne olursa olsun herkese hitap ederken milliyet farkı gözetmez, rütbe ve unvan ayrımı yapmaz. İnsanların aklını kullanmalarını, Kuran’ı iyice okumalarını, üzerinde uzun düşünmelerini tavsiye eder. Aklını kullanmayanların üzerlerine pislik yağdırılacağını ihtar ve ihbar eder, hatırlatır. Bazılarının iddia ettikleri gibi Kuran MUĞLAK (anlaşılması, öğrenilmesi, kavranması zor) değil, MÜBİNDİR, MÜBEYYİNDİR (açık seçik, ayan beyan, öğrenilmesi, anlaşılması kolay).